Herkese Merhaba bu video’da size kimilerine göre hain, büyük bir kitleye göre ise devrin en iyi siyasi lider ve önderi olan Recep Tayyip Erdoğan’ın kısaca hayatından ve bilinmeyen yönlerinden bahsedicem. Mağlumunuz olduğu üzere Recep Tayyip Erdoğan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin 13. Cumhurbaşkanı ve halk oylamasıyla seçilen ilk Devlet Başkanı’dır.
Dünya’ya ise 26 Şubat 1954 tarihinde Kasımpaşa’da gelmiştir. Lâkin aslen kendisi Rizle’dir. Ahmet ve Tenzile Erdoğan çiftinin 5 çocuğundan üçüncüsüdür. Kendisine Recep ismi Recep ayında doğduğu için, Tayyip ismi ise dedesinin ismi olduğu için verilmiştir. Tayyip Erdoğan’ın babası Ahmet Erdoğan, 17 yaşındayken İstanbul’a gelmiş, ve emekli olana kadar Şirket-i Hayriye’de çalışarak kaptanlık seviyesine yükselmiştir. 1988 yılında ise hayata veda etmiştir. Annesi Tenzile Erdoğan ise birçoğunuzun hatırlayacağı gibi 2011 yılında hayata veda etmiştir.
Erdoğan, doğumundan yaklaşık 11 sene sonra yani 1965 tarihinde Piyalepaşa İlkokulu’nu bitirip, İstanbul İmam Hatip Ortaokulu’na başladı. Tabi bu sıralarda da futbol’a büyük ilgi duyan Erdoğan 1969 yılında Camialtı Spor Kulübünden ilk transfer teklifini aldı. Daha sonra ise İ.E.T.T ‘ye transfer oldu. 1976 yılında İ.E.T.T futbol takımı İstanbul Şampiyonu oldu. Oldu olmasına ama 12 Eylül 1980 Darbesiyle gelen olağanüstü durum neticesinde İ.E.T.T ‘den ayrılmak zorunda kaldı. Bu ayrılışla birlikte 16 senelik futbol hayatıda böylece bitmiş oldu. Futbolu bıraksada ona olan sevdası dinmemiştir. Hatta kendisi sıkı bir Fenerbahçe’lidir. Bunun yanısıra hanımı Emine Erdoğan ise ailedeki tek Beşiktaş’lıdır.
Tabi futbol hayatı bitmeden evvel bir yandan da tahsiline devam eden Tayyip Erdoğan, 1973 yılında İmam Hatip ortaokulundan mezun oldu. Daha sonra İmam-Hatiplerin önünde engel olan bazı kanunlar sebebiyle fark derslerini vermek suretiyle Eyüp Lisesi’ne gitti. Tabi daha o yıllardan başkanlık serüveni başlayan Erdoğan, lise yıllarında herkes tarafından sevilen bir okul başkanı oldu. Hatta öyle ki; lise öğretmeni Erdoğan hakkında şunları söylemiştir. ”Vefa kelimesinin bu devirde en güzel misalini ararsanız, Recep Tayyip Erdoğan’ı bulursunuz.”
Tayyip Erdoğan, lise öğrenimi üzerine Üniversiteyi Marmara Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde okudu. Tabi bir yandanda, Milli Türk Talebe Birliği Öğrenci Kolları’nda aktif rol alıyordu. Liderliği ile ön plana çıkan Erdoğan 22 yaşında Milli Selamet Partisi Beyoğlu Gençlik Kolu Başkanı seçildi ve böylece siyasi hayatı yoğun bir şekilde başlamış oldu. 1977 yılında Tepebaşı Gazinosu’nda bir parti toplantısında Emine Gülbaran ile tanışmış, 4 Temmuz 1978 yılında ise evlenmiştir. Böylelikle toplamda 4 Çocuğu ve 7 torunu olmuştur. Evlendikten 5 sene sonra ise yani 1982 yılında askeri vazifesini yerine getimek üzere İstanbul Tuzla Piyade Okulu’na gitti. Burada ise üniversite mezunu olması hasebiyle, yedek subay olarak vatanî görevini yerine getirmiştir.
Bu vazfesinden tamamlayıp askerden dönen Erdoğan, siyasi faaliyetlerine hız kesmeden devam etti. Zaten siyasette de daha da ilerleyeceği gayet aşikardı. Siyasete olan bu hızlı dönüşü ise 19 Haziran 1983’te kurulan Refah Partisi’ne katılarak gerçekleşti. 1984’te de Beyoğlu İlçe Başkanı oldu. 1985’te düzenlenen kongrede, “Merkez Karar ve Yürütme Kurulu Üyesi” seçildi ve aynı yıl partinin İstanbul İl Başkanlığı’na getirildi.
20 Ekim 1991’de yapılan genel seçimlerde Refah Partisi, Milliyetçi Çalışma Partisi ve Islahatçı Demokrasi Partisi ile ittifak yaptı. Erdoğan da, Refah Partisi’nin İstanbul 6. Bölge 1. sıradan adayı olarak seçimlere katıldı. Refah Partisi, İstanbul’dan yüzde 16,73 oy aldı. Erdoğan, bu oylarla 19. Dönem Milletvekili olarak TBMM’ye girmişti artık. Lakin ilk kez gerçekleşen bir uygulama vardı. Seçmenler, parti milletvekillerini sıralamaya bakmadan tercih edebiliyordu. Bu tercihli oy sisteminde seçmenler, tercihini ikinci sıradaki aday Mustafa Baş’tan yana kullandı. Erdoğan için sandıktan çıkan oy 9 binken, Baş için 13 bindi. Sonuçlar açıklandıktan birkaç gün sonra da Erdoğan’ın milletvekilliği Mustafa Baş’a verilirken mazbatası’da elinden alındı.
Tüm bu olanlara rağmen mücadeleden vaz geçmeyen Erdoğan, faaliyetlerine hız kesmeden devam etti.
Refah Partisi, 27 Mart 1994 yerel seçimlerinde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için Recep Tayyip Erdoğan, Ali Coşkun, Temel Karamollaoğlu, Veysel Eroğlu ve Nevzat Yalçıntaş için kamuoyu araştırması yaptırıyordu. Bunun üzerine 15 Ocak 1994’te partinin başkanı Necmettin Erbakan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday ismin Erdoğan olacağını açıkladı. Yoğun bir seçim dönemiyle birlikte, Recep Tayyip Erdoğan artık İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı olmuştu.
Erdoğan, İstanbul’da Başkanlık döneminde, 4 milyar dolarlık bir yatırıma imza attı; trafik ve ulaşım sorununa karşı 50’den fazla köprü ve çevre yolu inşa edilmiştir.
Erdoğan, İstanbul Belediye Başkanı’yken 1997’de Siirt’e gitti. Burada o mağlum şiiri okudu. Daha sonradan bu şiir nedeniyle siyasi yasaklı hale geldi ve mahkemenin neticesinde verilen kararla Pınarhisar Cezaevi’nde 4 ay hapis yattı. Erdoğan’a hapis süresi boyunca yüzlerce mektup yazıldı ve kendisi de yazılan bu yüzlerce mektubu bizzat cevaplamıştır.
24 Temmuz 1999’da hapisten çıkan Erdoğan, yaklaşık 2 yıl sonra 14 Ağustos 2001 yılında Ak partiyi kurdu. Yaklaşık 1 yıl sonra da büyük bir kriz neticesiyle 2002’de gelen erken seçim kararı sebebiyle seçime gidildi ve böylece Recep Tayyip Erdoğan’nın kurmuş olduğu AK Parti 365 milletvekili çıkararak tek başına iktidara geldi. Partinin ilk başbakanı birkaç ay Abdullah Gül olsada, Siirtte yapılan yeni seçimle beraber 14 mart 2003 günü resmen Başbakan oldu. Başbakab oldu ama asıl mesele şimdi balıyordu. Çünkü devleti yönetmek Belediye Başkanlığı yapmaktan çok ileride birşeydi. Bunun farkında ve kabiliyetinde olan Erdoğan, eldeki imkanlarla ve ince manevralarla hemen ülkeyi kalkındırma hareketlerine başladı.
İktidara geldiğinden beridir durmadan çalışan Erdoğan’ın icraatlarını durdurmak isteyenler de haliyle vardı ve bu ilk olarak 27 Nisan 2007’de Genelkurmay tarafından verilen e-muhtıra ile gerçekleşmişti. E-muhtıra’nın veriliş tarihi ve saati Ulu Hakan Sultan 2.Abdülhamid Han’ın tahttan indirildiği gün ve Sirkeci’den çıkarıldığı saatlerde olmasıda mânidardır.
Lakin Erdoğan sağlam duruşuyla bunun üstesinden gelmişti. Tabi ona muhalif olan kesimler farklı yntemlerle, ilerleyişi durdurulamayan bu adamı bir şekilde siyaset sahnesinden silmek istiyorlardı.
E-muhtıradan yaklaşık 1 sene sonra 14 Mart 2008 ‘de Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından AK Parti’nin ”Laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği gerekçesiyle partinin kapatılması ve Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere 71 kişinin 5 yıl süreyle siyasetten uzaklaştırılması” istemiyle bir iddianame hazırlanmıştı. Ancak 30 Temmuz 2008 tarihinde yapılan itirazlar neticesinde alınan kararla partinin temelli kapatılmaması ancak hazine yardımının belirli bir oranda kesilmesi uygun görülmüştür.
Elinde halktan aldığı güçten başka bir gücü olmayan bu lider, Davosta sergilediği tutumla, sadece türk halkının değil, dünya müslümanlarınında dikkatli çekmeyi başarmıştır. Yaklaşık 100 senedir kendilerinin unutulduğunu düşünen müslümanlar, yeniden kendilerini savunan birisinin çıktığını görünce, onu adeta müslümanların başı olarak görmeye, Türkiye’ninde Osmanlı’dan gelen Hilafet mirasına tekrardan sahip çıkmaya başladığına inanmaya başlamışlardı. Tabi artık işi daha zordu. Çünkü topyekün bir harp sahasına girmişti Erdoğan ve artık dünyaya kafa tutmuştu.
Bunun neticesi olarakta 2013 senesinde gezi olayları patlak verdi. Bununda üstesinden gelen Başbakan Erdoğan, 17-25 aralık gibi darbe teşebbüslerinide soğuk kanlılıkla bastırabilmiştir. Tüm bu olanlarla halkın sempatisini kalıcı hale getiren Erdoğan, 10 Ağustos 2014’te Cumhurbaşkanı olarak halk tarafından seçildi. Seçildi seçilmesine ama hala rahat durmayan ihanet şebekeleri 15 Temmuz 2016 tarihinde bir darbe girişimi gerçekleştirmişti. Bu sefer amaç Erdoğan’ı tamamen ortadan kaldırıp dar ağacında sallandırmaktı. Lakin en büyük gücün halkı olduğunu vurgulayan Erdoğan, yine halkıyla beraber bu darbe girişimini saatler içirisinde bastırabilmiştir. Sonrasında Erdoğan, yapılan referandımla beraber 24 Haziran 2018 yılında Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi’nin İlk Başkanı seçildi ve halen daha bu görevini devam ettirmektedir. Bu seçimle beraber halk ve medya artık kendisine Cumhurbaşkanı ifadesinden çok Başkan veya Reis demeye başlamıştır.
Şu an itibariyle 65 yaşında olan Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ında herkesçe bilinmeyen bazı yönleri vardır. Gelin birazda onlara bakalım.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en sevdiği şarkılar ‘Benzemez Kimse Sana’ ve ‘Beraber Yürüdük Biz Bu Yollarda’ şarkılarıdır. En sevdiği yemek ise Karalahana Sarması ve Mantıdır.
Ayrıca ilginçtir, Erdoğan’ın telefonu açılırken ekrana ‘Mağrur Olma’ yazısı geldiği bilinmektedir. Bu yazının hikayesi 3 Kasım öncesi genel başkanlığı dönemine kadar uzanmakta. AK Parti kurulduktan sonraki ilk gezilerin ardından ailesi ile sohbet ederken AK Parti’nin tek başına iktidara gelebileceğinden söz eden Erdoğan ”İktidar ayağımızı yerden kesmemeli” demişti, daha sonra parti toplantılarında da bu sözü tekrarlamıştı, bunun üzerine çocukları babalarının her gün yanında taşıdığı cep telefonuna ”Mağrur olma” mesajını yüklemişlerdir. O gün bugündür Başkan Erdoğan bu düstur üzere ülkeyi yönetmeye gayret göstermektedir.
Bunların yanısıra kendisi hiç müzik aleti çalmamış fakat çocuklarını teşvik etmiştir. Bir keresinde yeğeni Üsame Erdoğan klarnet çalarken gördüğünde şaşırmıştır. Yine aynı yiğeni, Tayyip Erdoğan’nın farklı bir yönü olan mizahı hakkında der ki; ”organize şakalar yapar, sesini değiştirip evdekileri işletir.”
Erdoğan fiziki olarak ise 1.85 boyunda ve yaklaşık 95 kilodur. Uzun adam lakabıda buradan gelmektedir. Tayyip Erdoğan müsait olduğunda Sabahları spor yapmayı seviyor, Meyve ve Tatlı’yı yemekten önce tüketiyor, Yağlı yemekten kaçınıyor ve kırmızı eti az tüketiyor. En sevdiği tatlı ise Kazandibi olarak bilinmektedir.
Günde ortalama 6-7 saat uyuyan Erdoğan, arta kalan kısımlarda yaklaşık 16 saat çalışıyor. Giyimine büyük önem gösteren Başkan Erdoğan, kıyafetlerini kendisi özel olarak diktiriyor. Ayrıca Başkan Erdoğan düzenli olarak günlük tutarken, Gittiği heryerden de çekindiği fotoğrafları sakladığı bilinmektedir. Hatta öyle ki Bugüne kadar 400bin kadar fotoğraf biriktirip ve bu fotoğrafları dijital ortamda muhafaza ettirdiği bilinmektedir.
Tabi Recep Tayyip Erdoğan’ın mücadele ettiği bir diğer konu ise Sigarayla olan mücadelesidir. İnsan sağlığını direk olarak tehdit ettiğinden ötürü sigaradan hiç hoşlanmamaktadır. Yakınındakilere şiddetle sigarayı bırakmalarını söyler, vatandaşın cebindende sigara görünce bir yolunu bulur muhakkak ondan alır ve bıraktığına dair söz alır. Tabi bununla da kalmaz, o şahsın numarasını ondan aldığı paketin üzerine yazar ve zaman zaman kontrol amaçlı arattırır veya bizzat kendisi aramaktadır.
Eveet geldik video’nun sonuna, tabi videoyu izlerken şu eksik şurayı atladın diyenleriniz olmuş olabilir. Lakin tüm detaya girsem en az 2-3 saat sürerdi. Ama amacım sizleride çok sıkmadan Başkan Recep Tayyip Ederdoğan’ın hayatını anlatmaktı. Umarım beğenmişsinizdir. Bir sonraki videoda görüşmek dileğiyle hoşçakalın…
Kaynakça
https://www.youtube.com/watch?v=llh8kkJ_mak
https://www.yeniakit.com.tr/haber/cumhurbaskani-erdogan-gunde-kac-saat-uyuyor-631357.html
https://www.memurlar.net/haber/93455/gunde-6-saat-uyuyan-basbakan-in-bir-gunluk-hayati-en-ozelleri.html
https://www.youtube.com/watch?v=3Nake83kqQ8
https://www.youtube.com/watch?v=jTJXB47LMdA
https://www.youtube.com/watch?v=RTbV-Js_u4s
http://www.hurriyet.com.tr/gundem/magrur-olma-209431
https://www.youtube.com/watch?v=XVPMX04_GYM
https://www.youtube.com/watch?v=GKrPIl3c0Bg
https://www.youtube.com/watch?v=S99xamIiWJ8
https://www.youtube.com/watch?v=RLhhlLgbqDU
https://odatv.com/iste-ahmet-kaptanin-bilinmeyen-hikayesi-0412161200.html
https://sonsoz.com.tr/erdogan-kacinci-cumhurbaskani-bilemedik/
0 Yorum