“Edison samanlıkta bir iğne arayacak olsa, bir bal arısının azmiyle işe koyulur, iğnenin nerede olabileceğini durup düşünmez, aradığı nesneyi bulana kadar da sapla samanı birbirine katardı… Oysa küçük bir teori ve hesaplamayla, harcadığı emekten yüzde doksan tasarruf edebilirdi.”
– Nikola Tesla
Yılların savaşıdır, Tesla mı Edison mu? Doğru akım mı yoksa alternatif akım mı? Hep bu ikilileri adeta bir savaştaymış gibi karşılaştırırız. Ama her şeyden önce kimdi bu adamlar? Ve neydi bu akım savaşları? Gelin, birlikte öğrenelim.
(intro)
Elektrik akımından daha önce “Piller nasıl çalışır?” videosunda bahsetmiştik, kartlarda çıkan bağlantıya tıklayarak onu da izleyebilirsiniz. Ancak elektrik dediğimiz şey öyle komplike ki kendine ait bir videoyu hak ediyor, ilerleyen zamanlarda bu konseptte bir videoyu sizlerle buluşturacağız.
Fakat yine de kısaca özetleyecek olursak elektrik akımı, kabloların içerisindeki elektronların hareketidir. Elektronların nasıl hareket ettiği de akımın cinsini belirler.
Piller nasıl çalışır videosunda bahsettiğimiz elektrik akımı, elektronların çok olan yerden az olan yere giderek bir nevi “dengeye” ulaşmasıydı. Burada hareket sadece tek yöndeydi ve bu bir doğru akım çeşidiydi. Ancak alternatif akım prensip olarak oldukça farklıdır, çünkü tek bir yönde hareket etmek yerine periyotlar halinde bir ileri bir geri hareket eder ve büyüklüğünü sürekli olarak değiştirir. Dolayısıyla doğru akımın gerilimini ölçerseniz hep sabit bir değer alırsınız ancak alternatif akımın gerilimini ölçerseniz bir periyot halinde değişen dalgaları görürsünüz. Bu arada tahmin edebileceğiniz gibi alternatif akım doğru akımdan en az 50[1] yıl sonra keşfedildi ve pratiğe döküldü. Dolayısıyla alternatif akım matematiksel ve pratik olarak daha karmaşık olsa da sonuçları ve ürünleri oldukça sadedir. Buna birazdan değineceğiz.
–Akım Savaşları–
Alternatif akım ile doğru akım arasındaki fark anlaşıldıysa devam edelim. Çünkü bu ikilinin geçmişi oldukça derin. Zira aralarında savaş var diyoruz ya, gerçekten de sadece rekabet gereği öldürülmüş canlılar var. İşleri biraz başa saralım. 1880’lerin başında iki farklı aydınlanma sistemi geliştirilmişti. Sokak lambaları için yüksek gerilimli alternatif akım ve evlerde kullanılan düşük gerilimli doğru akım vardı. Edison’un şirketi de doğru akım kullanan evler için enerji sağlıyordu.
Bu dönemlerde Tesla, Edison’un şirketinde çalışıyordu ve Avrupa’da yükselişte olan alternatif akımın evlere giden elektrik hatlarında kullanılabileceğini fark etti. Alternatif akımın problemi yüksek gerilim ile iletilmesiydi ve bu voltaj evler için çok yüksek ve biraz da tehlikeliydi. Tesla’nın fikri değişken manyetik alanlar oluşturan trafolar ile voltajı istenilen miktara çekmek ve evlerde kullanmaktı. Yani elektrik santralde üretilecek, alternatif olarak yüksek voltajla taşınacak ve evlere geldiğinde trafo ile istenen voltaja çekilip ve doğru akıma dönüştürülüp evlere gidecekti. Çünkü eğer bu gerçekleşebilirse, kalın bakır kablolara artık gerek kalmayacak ve çok daha ucuza uzun mesafelere elektrik taşınabilecekti. Ancak Edison, Tesla’nın bu fikrini beğenmedi ve kullanılmasını istemedi. Tesla ile Edison arasındaki tek sorun bu değildi. Edison, Tesla’ya “Edison machine works” için 24 farklı makine tasarlamasını istemiş ve bunu yaparsa ona 50.000 dolar vereceğini söylemişti. Bu arada şu anda 12 milyon dolara eşit bu değer. Ancak Tesla bu makineleri tasarladıktan sonra haliyle parayı isteyince Edison Tesla’nın Amerikan mizahından anlamadığını söyledi ve parayı vermedi.
Bu sebepten midir bilinmez ama 1885’in Ocak ayında Tesla günlüğüne şunu yazdı ”Hoşçakal Edison Machine Works”.
Bunun ardından kendi şirketini kuran Tesla, yaptığı çalışmalardan biri olan alternatif akım ile çalışan elektrikli motorun patentini almıştı. Tesla’nın bu icadını gören fizikçi William Arnold Anthony bu aygıtı Amerikan Elektrik Mühendisliği Enstitüsüne göstermek için Tesla’yı ikna etmişti. Bu motor alternatif akımı halihazırda pazarlayan Westinghouse Elektrik Şirketinin ihtiyacı olan bir şeydi ve eninde sonunda George Westinghouse’un da bu genç yetenekten ve icatlarından haberi oldu. Bu yüzden 1888’de Westinghouse Tesla’yı baş mühendis olarak işe aldı.
Savaş, başlıyordu. Doğru akıma şiddetle karşı çıkan Edison, medyaya mektuplar yazıyor, alternatif akımın ölümcül ve gereksiz olduğunu söylüyordu. İşler bir noktadan sonra öyle çirkinleşti ki Edison destekçisi bir gazeteci olan Harold P. Brown New York genelinde sahipsiz hayvanlara alternatif akım vererek onları öldürüyor, yetmiyormuş gibi ilk idam sandalyesinin bir Westinghouse AC jeneratörüyle çalıştırarak rekabeti kızıştırıyordu. Bu arada Tesla da kendi halka açık gösterilerini yaparak alternatif akımın zararlı olmadığını göstermeye çalışıyordu. Rekabetin bu denli yüksek olduğu bir zamanda alternatif akım döşeyen işçilerin ölümleri de halkta alternatif akıma dair bir korku yaratıyordu. Tarihler 1890’ı gösterdiğinde artık savaş bir sonuca varıyordu. Alternatif akım bariz bir üstünlük içindeydi. Hatta Edison’un şirketi bile alternatif akımı kullanmak zorunda kalmıştı.
Artık savaş bitmişti ve alternatif akım üstün bir şekilde kazanmıştı. Kanıt mı istiyorsunuz? Günümüzde neredeyse her eve iletilen elektriğin alternatif akım kullanması herhalde yeterli olacaktır. Bu arada savaş bittikten sonra Tesla ve Edison birbirine öyle düşmanca davranmaya da devam etmediler, Edison yenildiğini açık olarak kabul etti. Bununla ilgili kendisi bir gün alternatif akım trafosu mucidinin oğlu George Stanley’e şöyle dedi “Babana yanıldığımı söyle”. Son olarak bu olay örgüsünü daha detaylı görmek isterseniz akım savaşlarını konu alan “Current War” filmini izleyebilirsiniz. Böylece bir videonun daha sonuna geldik. Videolarımızdan haberdar olmak için abone olmayı ve bizlere destek olmak için videoyu beğenmeyi unutmayın.
[1] Alternatif akımın ilk pratik kullanımı Guillaume Duchenne tarafından 1855’te keşfedilmiştir ve ilk batarya Alessandro Volta tarafından 1800 yılında bulunmuştur. Bu iki akım türü arasında kesin bir yıl farkı belirlenemediği için en az 50 yıl ifadesi kullanılmıştır.